Hoşbulduk

Hoşbulduk kelimesinin dolu dolu umudu ne kadar kıymetli…

Ne aradığının önemi olmadan, kim olduğunun, nerde durduğunun, nereye gitme çabasında olduğunun önemi olmadan girip içeriye hoşluk bulmak hayatın en büyük hediyesi…

Hoşluk bulmak istiyorsan adil olacaksın, önce kendine sonra tekamülünde sana eşlik eden her şeye…

Ayrım yapmadan, hesapsız kitapsız, aklınla değil gönlünle hissederek…

Hoşluk bulmak için hayal kırıklıklarının ışığını kanatmasına izin vermeden, beklentilerinden bağımsız, özgürce yol alacaksın…

Hayatında hoşluklar baskın olsun istiyorsan eksilmekten korkmayacaksın… Büyük hayallerin, küçük hedeflerin olacak…

Kendine iyi gelecek gerçek duyguları ekeceksin ruhunun ölümsüzlüğüne…

Yeter demeyi de bileceksin, paylaştıkça zenginleşen Dünyanda…

Sevgiyle açılacak kapıları çalmaktan çekinmeden, seni sen olduğun için yol arkadaşı seçenlere yakınlaşacaksın, seni sen olduğun için reddedenleri yok saymadan…

Dualite ve değer farklanması varoluşunun formülüyse, hayatın bütününde her şey kabulün olmalı…

Olmuş olanı değiştirme mücadelesi seni aslından uzaklaştırır, ışığını gölgeler ve gelişiminin önünde en büyük engeldir…

Dünyaya gelmek için dokuz aylık hazırlık döneminin hem öncesi hem sonrası var unutma…

Başına gelenler hep bir yeni varoluşa hizmet ediyorken yine de yolunu kaybedersen toprağı işle, ateşte küllen, suyla yenilen yeter…

Ne hata yaparsan yap yürümekten vazgeçme…

Yollar yürüdükçe değil durduğunda sonlanır ve sen aslının farkındaysan o son bile sana hoşgeldin diyecektir…

Kendime not…

Orçun Oğlakcıoğlu