Melih Yıldız derKi
Ne Oktay Rifat Ne de Orhan Veli
Nobel ödüllü bilim insanımız Prof. Dr. Aziz Sancar’ın, ödül sonrası Türkiye’yi ziyaret ettiği günlerde, 5 liranın üzerindeki hata gündemimize geldi. Aziz Sancar, yapmış olduğu çalışma sonucu, paranın üzerindeki DNA sarmalının hatalı olduğunu ve tam aksi yönde olması gerektiğini söyledi. Böylece herkesin dikkati 5 liraya çevrilmiş oldu.
Ancak, sadece paranın üzerinde yer alan DNA sarmalındaki hatayı söylemek eksik bir bilgi olur. O nedenle bir başka yönüne de dikkat çekmek gerekir. Yani paranın içinde olan bir hikâyeye… Pek bilinmeyen bu hikâyeye ise Haluk Oral’ın, ‘’Bir Roman Kahramanı Orhan Veli’’ adlı eserinden ulaşıyoruz.
Tarihler 28 Haziran 1933’ü gösterdiğinde, Ankara Erkek Lisesinin bahçesini duvar yerine, telaş sarmıştı. Herkes bir yerlere koşturuyor, heyecandan ne yapacağını şaşırıyordu. Çünkü Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk okula gelecekti. Gazi’nin geleceği gün ise okulda mezuniyet sınavı vardı. Öğrencilerin sınav heyecanına; Atatürk’ü yakından görme ve onunla konuşabilme de eklenmişti.
Gazi, liseye geldi ve okulu ziyaret etmekle kalmayıp, mezuniyet imtihanının sınav heyeti içinde de yerini aldı. Öğrencilerin heyecanı, Gazi tarafından imtihan edilecek olmaktan dolayı daha da arttı. Karşılarında imkânsız görülen savaşları kazanmış, cumhuriyeti kurmuş bir lider vardı. Soracağı sorulara nasıl cevap vereceklerdi? Gazi’nin, imtihan edeceği öğrenciler arasında; Aydın, Niyazi, Enver, B. Sıtkı, Hayrettin, Mecit, Sacit Hamdi, Şeref Kamil, Hadi adlı öğrencilerin yanı sıra ilerleyen yıllarda edebiyatımızda devrim yapacak olan Oktay Rifat ve Orhan Veli de vardı.
Sınavdan sonra, 23 Temmuz 1933 tarihli Cumhuriyet gazetesinde ‘’Büyük Şeften İntibalar‘’ başlığı adı altında bir yazı yayımlandı. Bu yazıda öğrenciler Gazi hakkında ki görüşlerini dile getiriyordu. Gazinin okula geldiği gün heyecandan yerinde dahi duramayan öğrencilerin anlattığına göre; Atatürk, bekledikleri gibi sert bir yapıya sahip değildi. Aksine karşılarında; öğrencilere güven veren ve onları rahatlatan bir dünya lideri duruyordu.
Hatta öğretmenleri Samih Nafiz Tansu’nun 19 Şubat 1940 yılında Yeni Mecmua’da yayınladığı ‘’Atatürk Tarih İmtihanında’’ başlıklı yazısında aktardığına göre; sonraki yıllarda şiir tarihimizin dev isimlerinden biri olan Oktay Rifat, Gazi ile fikir ayrılığına düşer. Oktay Rifat, Gazi’nin ısrarlarına rağmen Yunan medeniyetini Türklerin kurduğu tezini dakikalarca söylemez. Ama Gazi yine de Oktay Rifat’ı hoş karşılar.
Ama bu sınavda Atatürk’ün dikkatini; ne Oktay Rifat, ne de Orhan Veli çekmiştir. Gazi’nin dikkatini, mühendis olmak isteyen bir öğrenci çeker! Atatürk, bu öğrencinin cevaplarını, diğer öğrencilere göre daha çok beğenir. Çocuğa tarih okumasını önerir. Çocuk ise bu öneriyi hemen kabul etmez. Önce ailesine danışacağını, onların onayı olursa bu öneriyi kabul edebileceğini söyler. Atatürk ise çocuğa: ‘’Aferin, …Sen büyük adam olacaksın... ‘’ der.
Çocuğun sınavdan çıkmasıyla birlikte Mustafa Kemal, yanındaki Reşit Galip’e döner ve bu çocuğun mükâfatlandırılması gerektiğini söyler. Reşit Galip ise, takdirname gönderme teklifinde bulunur. Ama Gazi, takdirnameyi sıradan bulur; çocuğun yurtdışına gönderilmesini ve orada eğitim görmesi gerektiğini söyler. Reşit Galip’in Avrupa’ya gönderelim önerisine Atatürk yine karşı çıkar ve bu çocuğun diğerlerinden farklı olduğunu, o yüzden Amerika’da eğitim görmesi gerektiğini ifade eder.
Atatürk’ün teklifi ailesine gider; aile öneriyi kabul eder ve ailesinin de onayıyla birlikte çocuk, eğitimi için Amerika’nın yolunu tutar. Öğretmeni Samih Nafiz Tansu’nun, Yeni Mecmua gazetesinde, Atatürk’ün Ankara Erkek Lisesi’nde katıldığı imtihanı anı olarak kaleme aldığı vakitlerde ise çocuk büyümüştür ve Harvard Üniversitesi’nde ‘’Bilim Tarihi’’ konusunda doktora eğitimine devam etmektedir.
Sınavda, verdiği cevaplar ile Atatürk’ün dikkatini çeken ve Amerika’da eğitim gören genç, ilerleyen yıllarda bilim dünyasında da adından sıkça söz ettirir. Edebiyatımızın usta kalemleri Oktay Rifat ve Orhan Veli’nin de lisede sınıf arkadaşı olan bu bilim insanımız her gün cebimizde taşıdığımız 5 Lira’nın arkasında fotoğrafı olan Ord. Prof. Dr. Aydın Sayılı’dan başkası değildir!
Melih Yıldız
İstanbul / 2017
1978 yılında Niğde’de memur bir aile...
“Aynur Görmüş” Kimdir? 17 Şubat...
2005 yılında Günlerden Bir Gün romanı ile ede...
İstanbul’da doğdum, Pertevn...
1976 yılında İstanbul’da doğdu. Y...
1975 yılı Düzce doğumludur. Anadolu üniver...
1974 yılında doğdu. Amasya Merzifonludur....
1986 yılı Bulgaristan doğumlu olan İbrahim Ko...
Almanya’da doğdum. İlköğretim 1. sınıfı...
İlkim öz, Ankara doğumlu olup Hacettepe ünive...
...
1974 yılında Denizli’de doğdu. İstanbul...
Orçun Oğlakcıoğlu 1974 yılında Denizli’...
1989 yılında İstanbul Lisesi'nden, 1993'te...